Bitakım Olaylar

Wednesday, August 30, 2006

5. Sınıf Kapoeracılar Bodrum'da

Öncedende yazdığım gibi geçen hafta bodrum'a yıllık iznimi kullanıp gittim. İzinden önceki hafta işyerindeki verimliliğim "off şu hafta bir geçse de artık bodrum'a gitsem...bitsede gitsek bitsede gitsek dıp dıp tıssss" düşüncesinden dolayı %0.05 şeklinde falandı. Neyse iş haftasını bitirip cuma akşamı otobüsüme bindim. Bu seferki tatil ekibi baya sakattı. Kadim dostum Selim Sensini, kuzeni Ali Donat (ki bu ikiliyi 26 yıldır alkolde bekletilip marine edilen birer bonfile olarak tanımladı kendini), Selim'in kardeşi Kerim (bu da genlerinden dolayı ayrı bi Igor olmuş Selimden'de büyük hatta galiba...evrimin 2 basamak gerisinde şu anda...haha), İstanbul'dan sarı yiit (kuzen diil bu...yiğido deriz buna...veya kötü yiit), canoş (yani balaban) ve Emre. Gerçekten çok sakat bi ekip. Bu Selim'le ali ABD'de yaşıyo. Yılda 1-2 kere geliyolar Türkiye'ye...Yazın geldiklerinde de onların Gündoğan'daki yazlıklarında buluşulup ağır yazlar geçirilir. Program yine aynıydı. Cennet Evler'de selimlerde kalınıp bodrum "keyfi" yapılıcaktı. Ben baştan bi triplere girdim. Selim'le tatil öncesi telefonda konuşurken "e abi çalışıyoruz artık kurumsal dünyada...yıl yordu bizi...heralde artık istirahatli memur tatili yaparız bu sene" falan demiştim...Selim'de "tabi cemcim öyle artık...sen hiç merak etme" diye samimiyetine inanmadığım bi cevap vermişti....Neyse bunları düşünürken yol bitti bodruma geldim...Balaban'la önceden konuşmuştuk....O da İstanbul'dan bodrum'a gelicekti ve benden daha geç bodrum'da olucaktı...o gündoğan'a da gelmemişti falan o yüzden bodruma varınca beni ariyicakti yol tarif edicektim herife....Selim'lerin evine gelince aradım bunu yol tarif etmek için...cevap vermiyodu telefonu...."heralde daha yolda" falan diye düşünüyodum...derken selimin odasına bi girdim ve balaban daha önceki fethiye tatilimizde bana yaptiği garip alacakaranlık kuşağı oyununu yine yapmıştı...HERİF UYUYODU SELİMİN YANINDA....kafayı yedim daha tatil başlar başlamaz...daha geç gelicekti yol tarif edicektim falan hepsi yalan oldu...direk koptuk zaten....meğersem dün gece istanbul'da kızarkadaşı gazlara gelmiş...."bende 1-2 gün geliyim bodrum'a" diye...tutmuş bunun elinden beraber uçakla gelmişler bodrum'a.....neyse hafif bi istirahat ve hasret gideriş selim'le falan....indik sahile şıpıdı parmak arası terliklerle ve havlularımızla.....ali ve sarı yiitle buluştuk....bişeler atıştırıyoruz kumsaldaki kafe'de....yeni bişe öğrendim...selim'in bu seneki tribi esnaf terslemekmiş...."hadi paşam sen yoluna bak...." falan diye muhabbet açmaya çalışan taksicileri tersliyomuş....komiğime gitti...."nedir abi bunun sebebi?" falan dedim...."abi basit bir işi var yapacağı iş çok sade ve kolay.....onu da yaparken komplikasyon çıkarıyolar...." falan diye sinir olmuş...."hmm evet doğru aslında" falan derken garson geldi....sipariş verdik....üstüne bass basa "bakın ben diet kola istiyorum....buzluda bir bardak istiyorum yanında" diye siparişimi verdim herkesle birlikte.....siparişler geldi sonunda....herif bana buzsuz bi bardak ve normal cola getirdi.....tam selimin demin bana anlattığı olay yaşandı....bende selimden gaz alıp "beyefendi 3 kez diet cola istiyorum ve buzlu bardak istiyorum dedim ve bunları getirdiniz" dedim....selim'den destek bekliyorum yeni tribinden dolayı.....ve tabiki 3.şahısların önünde gerçekleştirdiği tipik bir "0.5 saniyede 180 derece dönüş" manevrası gerçekleştirdi selim.....gözlerini panik içinde açıp bana bakarak "naapiyosun cemcim sakin ol söylersin değiştirirler...alla alla nedir bu sinir" falan dedi....garsonda selimden gaz aldı...."baba sakin ol yaa hahaha" diye bana güldü.....göt oldum anında.....bu tatilinde klasik selim-ali tatiline dönüşeceğini o muhabbetle anladım....
Bu cennetevlerin yaş ortalaması 150 civarinda....ama bide bi gencligi var boyle hayatlari boyunca yurtdisinda yasamis ama turk ve "oglummm cok bullshit lannn....lan oglummmm sen manyakmısınnn laaaan" diye bozuk amerikan aksanıyla konusan....o genclikte yoktu bu yaz....bitek 7 hayvan biz vardik....sitenin dokusuna pek uymuyoduk şaşkın gözlerle teyzeler bize bakiyodu....bide gunduz eglenceleri icin en guzel olayi denize girip biraz yuzdukten sonra uzerine tirmanip yattigin 2 adet saldır cennet evlerin....bu sallar tum gunduz aktivitelerinin merkezi oldu bizim icin.....genelde sala gitme işlemi 7 ayinin iskelede durup "hadi atla abi....hadi sen atla bende atliyim abi...hadi hadi ilk sen atla" seklinde yarim saat vakit oldurmesiyle basliyodu....bu noktada alinin ellerini cirpmaya baslayarak "bananaveeeey...bananaveeeeey aaaa...bananaveeeey...bananaveeey aaa" diye bagirmaya basladi ve tatilimizin tema muzigi belli oldu....bu müzik çoğu türk gencinin 17-18 yaşlarında izliyip (star tv de 15 gunde bir verilirdi) gonullerimizde taht kurdugu marc dacascos'un "only the strong" adli 3. sinif kapoera ile ilgili olan karete filminin müziğiydi.....tabi filmde herkes feci fit ve kapoeracı...bu karetecilerin etrafında bi çember oluşturulurdu ve herkes el çırparak bu şarkıyı söylerdi...ortadaki iki kapoeracıda mega atletik kapoera hareketleri yapardı......tabi burda sözkonusu kalas vücutlu 7 hayvandı....bizde çemberimizi oluşturup hep bir ağızdan bu şarkıyı söylemeye başladık.....ortaya aldığımız kişi amele bi manevrayla suya atlıycaktı....bu tatil boyunca bi gelenek haline geldi....bişeler yapmak isterken göbekleme suya dalıp acılar içinde yanmalar falan....aynı olay sal üstünde de tekrarlandı....bananaveeey müziğiyle birbirini suya itmeceler atmalar.....sahilden teyzeler "cık cık cık" çekip dehşetle bizi izliyodu heralde...ama sal muhabbeti süperdi....saatlerce kıyıya vurmuş balinalar gibi salda yatıp...."abi kendi işimizi kurmak lazım" gibi klasik kariyer muhabbetleri, "abi lost dizisinde şimdi noolcak sizce?" gibi boş teori muhabbetleri...ilişki karı kız muhabbetleri....saçma anıların paylaşımı ve "puaaaa" diye kopmalar.....çok iyi geldi bu muhabbetler.....akşamüstü saat 6 gibi gündoğanın meşhur midyecisi şehmuz abi 2 tabak midye yapıyodu bize....midye + bira keyfi kendimden geçirdi beni...tatilde bide üstüne ali'nin mega fatih terim taklitleri zirve yaptı....(bloga film konulmaya başlanıcakmış galiba yakında....becerebilirsem koyucam herifin filmini çektim....iiiinanılmazzz komik)....taklidin konsepti de fatih terimin günlük hayatı...evde sokakta falanda taktik veriyo gibi konusuyo herif....agrilar girdi mideme...ilk gun bodrum'a inelim dedik....ali'lerde on alem yaptik....selim'le ali 1 bavul votkayla gelmis amerikadan "grey goose" diye.....onlara abanıldı...ama ilk 2 gun can'in kizarkadasi da yanimizda oldugu icin hafif kontrolluyduk....daha bi sakin naif falan.....pamuk prenses ve 7 igor...ben ilk gun yol yorgunlugundan bi erken dondum zaten uykuya....ama genel izlenimim bodrumun baya bi boş olduğu yönünde...adamik önü falan bomboş...ve baya bi çakal çukal doluydu bodrum tatsızdı.....bitek körfez iyiydi...eski 80 lerden başlayan güzel müzikler çalıyodu.....ikinci gün rakı+balık muhabbeti üzerine seagull ve körfez muhabbeti yapıldı....fellakettik o gece....körfezde herkesin eline bi sürahi (kadeh diil sürahi)....votkalı kavunlu bişe....bide bodrum mandalinalı sandoz....selimle ali alaşşağı ediyo insanları....biri kollarından tutuyo saçını geriye doğru çekiyo...başını arkaya doğru eğiyosun.....diğeride sürahiyi ağzından içeri döküyo......sonra salıyolar seni.....felllaket dağıldık...hatta bunu yaparken kargo koray gördü bizi..."naapıyosunuz siz yaaa?" diye yanımıza geldi...."al bunu yapıyoruz" diye onun da cezasını kestiler....bi baktım selim ali sürahı bocalıyo kargo koraya...hahahaha.....ama hafiften bi bünye yoruluyodu....bu kadar çılgın muhabbeti 2 günde 1 yapabildik...bide bodruma iniş muhabbetimiz inanilmazdi....eskiden kıçımızı kaldirip gundogan otogarina gidip ordan medeni bi sekilde servise binerdik....bu sene iyice sosyetik...otogari ariyip ayagimiza servis cagiriyoruz 7 kisi icin....farkini veriyoruz ve serviste azitiyoruz bizbize.....bodruma iniste hele bi "bananaveeeey" muhabbetimiz vardiki serviste.....bodruma varana kadar bagirdik "bananaveeey bananaveyyy aaaa" diye inanılmazdı (filmi var ama koyamiyorum bloga).....eskiden 30 gün üstüste bodruma inilirdi.....bu tatil rakı+balık muhabbeti sonra istirahate daha yatkındık....bide bodrumun içi kötüydü onun etkiside olabilir....tatilin tek tatsız olayı balabanın cüzdan kaybetmesiydi.....onun dışında herşey süperdi ilaç gibi geldi....körfeze gittiğimiz gecelerden birinde inanılmaz bi olay oldu.....bi ara selime bi baktık barda ayakta durmuş o kalabalıkta sakin sakin içkisini yudumluyo...aşağıya dogru bi baktık herif fermuarı açmış "bara işiyo!!!!"sakin sakin.....manyakmıdır nedir.....sorunca da "naapıyosun oglum sen?" diye şöyle bi açıklaması var..."e biz bunu hep yapardık abi ne varki?"...açıklama daha da kötü....sonra bana gelen bilgilere göre balaban o gece feci kaydığı için selimin işediği yere yuvarlanmış falan ama gerçek olmasını istemiyorum bu bilginin hahahahahah.....bi gece de selimi otogarda bi bankın üzerinde şu yandaki şekilde bulduk.....hahahahaha.......valla bu yığun günlerden sonra selimler geri dönünce ben master kankam memo'nun evine geçtim....2 gün orda resmen dinlendim....herif dalışla kafayı yemiş balık vuruyo falan bodrumda....yemek yemeğe gidiyosun vurduğu balığı veriyo garsona....onu pişirip getiriyolar....çok keyifliydi.....bu seneki tatilide böyle bitirdim....ilaç gibi geldi ilaç.....pazartesi günü şirkette moralim çok bozuktu...yok rapor hedefler planlar...offf iğrençç.....bu blogu'da balaban'ın kızarkadaşı istanbul'a geri dondu ve o olmayınca kontrolun komple kaybedildigi bi bodrum gecesi resimiyle bitiriyorum.....şu haline bakın herifin....o gece bu duruyodu orda...hamur oyuncak gibi....gidiyosun yanına kaldırıyosun pozunu verdirtiyosun sonra kendi haline bırakıyosun....turistik bi etkinlikti herif...hahahahah...şu bakışlardaki boşluğa bak yaaa...selimde şu çiçekçi teyzeyle neler konuştu nedir bu sevgi anlamadım....

1 Comments:

  • merhaba ali nasılnız ben midyeci sehmus tüm aileye ve arkadaslarına slm gözlerinden öperim sezonda bulusmak üzere kib bye

    http://midyeciler.page.tl/

    www.meshurmidyecisehmususta.com bunlarda bizim wep sitesi

    By Anonymous Anonymous, at 2:51 PM  

Post a Comment

<< Home