Bitakım Olaylar

Thursday, June 22, 2006

İkinci Dubai Çıkarması

Ilk iş için gittigimdeki projede büyümeler oldu yine çağırdılar Dubai'den. Geçen giderken bavulumu kaybetmiştim istanbul'da. Sonra bulup gitmiştim. Yok seyahat formu doldurmadım diye harcırahımı alamamıştım falan. Bi uğursuzluğu vardı. Bu sefer olmaz diye umuyodum yine oldu bi uğursuzluk. Normalde geçen hafta gidicektim. Ankara'dan uçtum istanbul'a geçen çarşamba. Bi baktık vizede sorun varmış geri döndüm ankaraya aynı gün saçma bi şekilde. Düşününce çok sosyetik ama. İstanbul'a uçakla gittim. Olay olmadı Burak'a gittim bi bira içtim. Sonra Ankara'ya geri döndüm. O kadar çaça.
Neyse pazartesi uçtuk. Emirates olayın iyice bokunu çıkarmış. Her koltuk arkasında tv ekranı var. 200 civarı film seçiyosun nerdeyse. Yok disney'in tüm çizgi filmleri, yeni filmler, klasikler, diziler falan. Üstelik ileri geri sarmacalı pause etmeceli falan. Hiç sıkılmıyosun. Bide müzik kanalları varki o da inanılmaz. 1950'den 2006 ya kadar UK Chart'ta her hafta 1 numara olmuş şarkılar. Seç beğen dinle. Hayvan gibi arşiv. Harbi inanamadim yani. Hostesler bi fazla plastik yalan güleryüzlü falan. İçeceğim bitti bardağı geri veriyorum hostese (erkek olan hostese işte)...herif bardağı alıp şey diyo "oh you're so very kind sir"...yuh dedim. Bardağı uzattım yani başka bişe yapmadım...bu tarz abartı tepkiler bi irite ediyo...neyse indim uçaktan...gecenin 1'i falan hava 33 derece..pek fena....bürokratik işler bitince kuzen aldı beni havaalanından yeni arabasıyla (iyi kaçıyo)...vergi mergi yok ucuza almış adam fıstık gibi arabayı...deposuda 30 milyona doluyo...bi kıskanıldı....evde 2-3 geyik uyuduk sonra....bi dahaki sabah iş görüşmesine gidildi....yoldayken yine standart inşaat halindeki Dubai'nin resimlerini çektim....deli gibi inşaat var heryerde yine...dışarıda hava 45 derece + nem etkisi...nem de hafif diil yani...hava ıslak....yiitle konuşuyoduk "ooo bu aralar hava iyi abi" falan dedi....yuh dedim....neyse işi hallettim sonra yiitle öğlen yemek için buluştuk.....hint restoranına götürdü....ama piyasa diil yani harbici hintlilerin gittiği salaş biyer....tek beyaz bizdik içerde...adını hatırlamıyorum..."anam avradım olsun indian restaurant" gibi bişeydi......baştan bi tırstım....yerim abuk subuk şeyleride burası bi fazla damar geldi.....yiit söyledi bişeler bizim için......hintlilerin mimikler bi bizden farklı...."ok" derken kafamızı biz yukarı aşağı sallıyoruz....bunlar "seni gidi seniiii" der gibi bu taksilerin önlerinde duran anlamsız köpek biblolarındaki gibi sola sağa sallıyo....bişe istiyince titretiyolar kafalarnı asabın bozuluyo....hareket bizde farklı algılanıyo...."ohhh ok götür bakalım anasını satiyim" der gibi bi tepki oluyo....şatafatlı bi yemek kuruldu önümüze....muz yaprağının içinde bi pilav geldi....yanımızada 7-8 tane küçük kap koydular....o kapları pilavın üzerine döküp kendi lezzetlerini yaratıyosun...tabi bu lezzeti elleriyle yaratıyo hindistanlılar....o kadar lokalleşmedik biz....çatal bıçakla yarattık....tırsarak yedim ama herşey baya iyiydi...biraz fazla abartı baharatlı falan....karıştır karıştır ye.....yenebilecek en kral hindu siparişini vermişiz....9 ytl falandı adam başı....doyduk baya güzeldi.....ordan yiit işe bende gezmeye gittim....dubai'de gündüz napılır gezmek için? görgüsüz bi mall a gidilir....ibn battuta diye hayvansal bi mall a gittim bu sefer....dünyanın heryerinden örneklerle yapmışlar mall i....yok tunus oluyo bi anda....bi bölgesi çin...bi bölgesi iran...bi bölgesi hindistan....baya etkilendim bu sefer....ortada dev gibi gemiler falan filan baya enteresandi.....fotolar aşağıda.....gezerken ilgimi çekti...arap kadınlarının bakışları falan pek bi seksi....gözler renkli falan....derin bakışlar...içini ruhunu görüyolar sanki tenini etini delip geçip.......tırsarak bir iki kesişme olayları denedim.....sonuçta şeriat var orda da....hep şey hayal ederek diken üstü kesişler yaptım....kesişirken alarmlar çalıcak mesela...."jihaaaad!!!" diye ata binmiş elinde hançerle bi herif gelip kellemi uçurucak falan diye....hahahah.....stressli ve garip kesişmeler denedim yani.......orda takıldım gündüz......şu fotoda buralara has standart mago limuzinlerinden biri.......neyse sonra yiite gittim geri...o işten çıktı geldi beni aldı.........hava o kadar sıcakki klimalı ortamdan çıkınca gözlüklerim buğulanıyodu....şu iğrenç resimle belgeledim hemen.........bu burj el arabın yanındaki jumeirah beach hotel e götürdü yiit beni....baya çaça biyer otel hayvan gibi.......25. katına çıktık sağlam manzarası varmış....oturup bişeler içicektik ki "ohhh we have a dress code..." diye şortumdan dolayı almadılar beni....bide çalışanlarda esneklik veya sorumluluk alma olmadığı için ikna edemiyosun...."ohh no sir no sir" diye yere bakıyolar....yiit bi dil döktü olmadı.......ordan

pub'ımsı biyere gittik....sonra yiit çok kral biyere götürdü....emirates towers'ın içinde tokyo restaurant diye bi japon restoranına.......teppenyaki diye masanın ortasi saç olan bi mekanın etrafına oturduk...siparişi basıyosun bi şef gelip şovlarla cazır cuzur pişiriyo önünde.....ankara'da hayatım samurai filmleri izliyip onların sake içişine özenmekle geçiyodu....burda "would you like some sake" dendiğinde atladım hemen....neyse önden bişeler içerken masamızda doldu...karşımıza yaşlı kurt bi arap ekibi...solumuzada gıcık hanzo sosyetik arap bi herifle metresi vari bi kadın....siparişler verildi....karidesler istakozlar ayıptır söylemesi....neyse sonra şef şovlara başladı....takatta takatta takatta diye karidesler havada uçuyo şapkasına konuyo yok ordan tekrar tavaya düşüyo falan...inanılmaz ninja darbeleriyle ıstakozlar bölmeceli falan....muhteşem bi yemekti....sakeler içimdeki bıyıklı türk samurai ruhunu çıkarmak üzere falandı....hayvan gibi yedik....öğlen yediğimiz hindu yemeğiyle bu japon yemeği yiitin midesinde füzyonel reaksiyonlar yarattı....4-5 kere tuvalete gidip geldi falan ama ucuz atlattık.....hayvan gibi sake içmem yüzünden normalde dubai'de verilmeyecek kadar saçma bi hesap ödedik.....neyse hayat kısa diye ordan kalkıp restoranın içinde bulunan karaoke bara hızlı bi giriş yaptık.....ufacık biyer....kalabalık....ama keyifli kalabalık.....orda burda ekran var millet karaoke yapıyo.....tatsız bi zucchero ve frank sinatranın karışımı iğrenç sesli bi herif domine etmiş geceyi....gızık sesiyle inletiyodu heryeri...kulaklarımda hala canlanıyo çok fenaydı....bide ciddiye alıyo kendini falan çok komikti herif.....ortalıkta filipinli bi kız garson geziyo....birinin sırası geldiyse mikrofon kimeyse onun yanına gidip hiçbişe demeden elindeki mikrofonu kapıp sırası olana aktarıyodu fıtı fıtı dolaşıp......bide rus bi ekip vardı.....yanık tenli önü açık bakınca hipnotize olduğun haç kolyeli çakal bi ruski harrison ford ve 3 kız.....kızlardan biri şarkı söylemeye meraklıydı ama onunda ses rezalet.....bişeler içip etrafı gözlemlerken tavşan kulaklı 8-10 ingiliz kadın daldı içeri....hobbite benzeyen bitanesi vardı "helllooo i'm gettin married tomorrow mate..." diye bişeler anlattı bize...bekarlığa veda gecesi kutlamalarıymış.......onlar bi sömürdü geceyi....kuzen yiit gelin için U2 dan "with or without you" şov yaptı alkış aldık.....inceden ruski kıza yazdı falan yanına oturmacalar kakara kikiri muhabbetler....ben hep bi tırstım rus herif pantalonundan bi magnum çıkarıp tarıycak bizi diye...hehe...o da ordaki kızarkadaşıyla uğraşıyodu neyseki.....sonra biraz kaymışım falan fazla bişe hatırlamıyorum....ama bi ara mikrofonu yiitle tutuyodum ve bon joviden "it's my lifeeee" i yaşayarak söylüyoduk....ben back vokal yaarken yiit şakır şakır söylüyo falan bağıra çağıra.....bide tam 80'ler modeli ikimizin omuzları sırt sırta birbirine dayali ortada tek mikrofona soyluyoruz falan.....eglendik baya sake sarhoşu oldum...sonra eve dönüp bayıldık.....bidahaki günde dönüş...tüm gün yollarda sefillemece....ama bu sefer baya iyiydi dubai.....bi yolda ülkenin saçmalığını gösteren bi reklam vardı onun resmini koyiiim....gold!!! diye kafayı yemişler.....bide ankaraya döndüğümde havaalanında 40 yaşlarında çoluğa çocuğa karışmış bi teyze gördüm....tahminen brezilya'ya tatile falan gidip geri dönmüşler....resimde pek net gözükmüyo gizlice çekmeye çalıştım ama sarı t-shirt ünde şey yazıyodu büyük harflerle "WILL FUCK FOR COKE"....hahahahah....gidip söylesen bi dert söylemesen tam bi fiyasko...fiyaskoyu tercih etttim derte....ama o kadar alakasızdıki teyze konsepte....çok saçmaydı